Sex Appeal izle, Sex Appeal full izle, Sex Appeal türkçe dublaj izle, Sex Appeal altyazılı izle, Sex Appeal hd izle, Sex Appeal 2022 izle, Avery Hansen-White, mükemmelliyetçi bir gençtir. Mükemmel olmadığı şeyleri yapmayan Avery, uzun mesafeli erkek arkadaşı ilişkilerini bir sonraki seviyeye taşımak istediğini ima ettiğinde, en yakın arkadaşı Larson'ın yardımıyla cinsellikte ustalaşmaya çalışır... hdfilmcehennemi2.org iyi seyirler diler...
Orijinal Adı: Sex Appeal
Film Dili:
Türkçe Dublaj
Türkçe Altyazılı
TV-MA
Filme iğrenç kötü demişler ama bence film 10 üzerinden 9’u hak ediyor. Çünkü film, kadın ve erkeklerin cinselliğe yaklaşımını çok güzel şekilde anlatmış. Kadınların seksle ilgili kaygılarını anlatmış. 27 yaşında hala kimseyle sevgili olmamış, öpüşmemiş, el ele dahi tutuşmamış biri olarak filmdeki ana karakterde adeta kendimi gördüm. Eğer 2.defa dünyaya aynı karakterle beyinle karakterle gelseydim ve coğrafyam Türkiye (Türk-İslam coğrafyası) olmasaydı da Amerika’da doğmuş olsaydım aynı bu kız gibi olurdum. Filmde kendimi izler gibi oldum. Ben de lisedeyken kız arkadaşlarımın sevgili olmasına, sevgililerini kıskanmasına, sevgilileri mesaj atmıyor diye kızmalarına falan hiç anlam veremezdim. Ağlamalarına hiç anlam veremezdim. Lisede bana ilgi gösteren 1-2 kişi olduysa da onları geri çevirdim. Üniversitede de hiç erkeklerle arkadaşlık etmedim. Sevgili olmadım 1-2 kişi ilgi gösterdi ama ben anlamamazlığa gelip işime baktım. Aslında hatayı yapan kendimmişim . Lisedeyken kız arkadaşlarımdan farklı olduğumu anlayıp buna kafa yordum. Cinselliğe 17-18 yaşlarında merak sarmıştım. Öncelikle porno izlemiştim. Sonra pornolardakiler gerçek mi diye merak ettim. Kadın erkek cinsel organını araştırdım. Cinsel deneyimi olanların düşüncelerini yazdığı Ekşi Sözlük, Uludağ Sözlük gibi platformların cinsellikle, kadın erkek ilişkileriyle ilgili entrylerini okudum. Anonim sohbet sitelerinde insanlarla sohbet ettim. Erkeklerle konuştum bunları daha çok. Yani filmdeki kız gibi veri topladım. Kadınlarla da konuştum. Vajinismus ne demek onu öğrendim. Ben de korktum ya ben de vajinismus olursam diye kadın forumlarında böyle bir sürü kadın bunlarla ilgili yorum yapmış. Soru sormuş bir sürü şeyler okudum. Ve böylelikle ilk porno izlemeye 17-18 yaşında başladım. İzlerken anlam veremediğim şekilde vücudumdan tepkiler aldım. Islaklık,kasılma, bacaklarımı sıkma falan. Sonra kadınlar nasıl mastürbasyon yapar diye araştırdım. Ve denedim. Şaşılacak şekilde aynı filmdeki kız gibiydim. Sonra dinin ve ahlak anlayışım gereği bundan dolayı vicdan azabı duyup üzülmüştüm. Ağlamıştım. Hatta namaz bile kılmaya başladım bu yüzden yaptığım günah ya günahlarım affolsun gibisinden. Ama sonra üniversitede kızları, lisedeki kızları görünce, anonim sohbet sitelerinde konuştuğum kızların yaşantılarını dinleyince dedim ki “S*ks istiyorum ama erkek yok. Erkek var ama yapamam bekaret konusu önemli. Bekaretim giderse evlenemem. Hamile kalabilirim, ailem öğrenirse ağzıma sıçar. En temizi bunu devam ettirmek.” diyerek kendimi bu şekilde destekledim. Zamanla da amaaaan siktir et moduna geldim. Artık mastürbasyon yaptığım için kendimden utanmıyordum. Sonra 20-23/24 yaş gibi bekaretini kaybeden kadınları araştırdım. Kadınların erkeklerin düşündelerini sordum. Algılarını merak ettim. Ben elalemi dinlemem lafına da zerre itimadım yok. En çok elalemi dinlemem diyen insan bile elalemi ama az ama çok dinliyor. Kadınların bekaretlerini kaybetme hikayesi ise şöyle aslında kadınlar seks yapmayı deli gibi istiyor fakat erkek tarafından ucuz, namussuz gibi sıfatlarda görülmemek için bunu gizliyor. (Mastürbasyon yapıp orgazmı ve seksi hissedince ben de böyle oldum.) Erkekler de biliyorlar ve seksin, bekareti kaybetmenin sorumluluğunu üstlerine alıyorlar. Ki çoğu kadın da hemen cart diye seks de yapmıyor an*l or*l h*djop olarak bunu deneyimliyor.Erkeklerde bakireyse evlenmeyeceksem bozmayayım gibi bir algı da var. Bu da önemli. (bende daha o bile yok cesaret edemedim hala) bunu da yapamayan kadın erkeği de kaybetmemek için an*l s*ks, or*l s*ks yapıyor. Bekaret hemen gitmiyor yani. Ha, gittiyse de erkek kadına evleneceğiz garantisi veriyor. Kadın da psikolojik olarak kendini iyi hissetsin diye bu yalana inanıyor/inanmış gibi yapıyor. Erkek sonra günah keçisi olmayı kabul ediyor. Suçlanacak biri oluyor. Yine ben de filmdeki karakter gibi duygularını inkar eden, duygularına kulak asmayan, bastıran biriydim. Hala daha öyleyim. Ama kendime itiraf edebiliyorum. Bu bence önemli bir yol kat ediş. Biriyle konuştuğumda hemen güvenemiyorum. Kendimi açamıyorum. Duygusal olarak bağ kuramıyorum. Karşımdaki kişi hiç ilişkimin olmadığını öğrenip daha iyimser, şefkatli yaklaşınca da kendimi acınmış gibi hissediyorum. Israr edince de kendimi geri çekiyorum. Tamamen konuşmayı kesiyorım. Bunun alt yapısında güvensiz bağlanma var. Filmdeki karakterin 3 annesi var ve kız normal bir kadın erkek ilişkisi görmemiş. Görmediği şeyi de yapamaz. Ve filmdeki 3 kadın lez ama aralarında bir aşk yok. S*ks için zevkler için 3 kadın birlikte yaşamış. Haliyle bu kız da duygulara değil insanlarda s*ksin baskın olduğunu söylüyor. Öyle düşünüyor ama normal bir ilişkide sadece seksin ilişkiyi yürütmediği gerçeğiyle yüz yüze geliyor. Gelelim bizim gerçekliğimize bizde de benim ailemde de çevremde de bana iyi örnek oluşturabilecek bir ilişki yok. Çevremdeki kadınların önemli bir kısmı görücü usulü evlendi ve evlilikleri kadının erkeğe finansal açıdan bir zorunlulukla başladı. Kavgalarına şahit oldum. Boşanma gündeme geldiğinde çaresiz kalanın hep kadınlar olduğunu gördüm. Çocukla ne yaparım?, Boşanırsam ne olur falan. Bundan mütevellit ben küçüklüğümde hep ben asla evlenmeyeceğim dediğimi çok net hatırlıyorum. Çocukken şişmanım kiloluyum diye ailemdeki kadınların bana çok kilolusun kilo ver erkekler beğenmez, gelinlik giyemezsin demelerine karşılık ben evlenmeyeceğim, beğenmesinler, gelinlik de giymeyeceğim, halimden memnunum dediğim hala aklımda. İşte bu yüzden sanıyorum ki ben bilinçaltı olarak kendimi kapatmışım böyle şeylere. Şimdi istesem de güvenemiyorum. Bir şeyler yaşamaya ikna olamıyorum. Yine karşımdaki erkeğin beni kötü gözle göreceğine dair evlenirken de bakire değilim dememin bana engel teşkil edeceği düşüncesi var bende. Aslında bunlara da sonuna kadar karşıyım. Memnun değilim yani. Kendi annemin babamın ilişkisine gelirsek annemin ise babamla güzel bir karı koca hayatı var mesela ben annemle babamın romantizm olsun diye dans ettiğini, annemin evlilik yıldönümü, doğum günü gibi şeyler için süslendiğini görürdüm. Babamı işe gider gelirken dudağından öperek karşılardı. Babam beğensin diye makyaj falan yapardı evde. Ama babamdan aynı duygusallıkla karşılığını alamazdı. Annem yine de babama daha çok değer verirdi. Bu da benim anneme kızmama sebep olurdu. Bu yüzden de erkeklere değer verilmemesi gerektiğini küçük yaşlardan beri anladım. Aslında hala sevgili olmamamın, s*ks yapmamamın sebebi bunlar. Yine işsizlik ve hayatımı kuramamış olmanın verdiği özgüvensizlik de var. O filmdeki kadının sahip olduğu gibi bir ortama sahip olsam yani yadırganma, namussuzlukla itham edilme, dışlanma gibi şeyler olmasa, benim cinselliği deneyimlememle ilgilenen bir annem olsaydı bana akıl veren beni avutan reddedilmeyi de bekareti yanlış kişiyle kaybetmeyi de çok rahat atlatırdım. Zaten filmdeki kızımız da öyle ağlayıp dövünmüyor. Sadece duygusal bir kırılganlık yaşıyor. Yani çoook uzun, bol spoilerlı bir yorum oldu. Ama ben çok beğendim filmi. Üstelik s*ksi anlatmasına rağmen hiç seks sahnesi yoktu. Kadının hislerini erkeğin hislerini izleyiciye çıplak kadın erkek koymadan p*rn* göstermeden bu kadar muhteşem aktardıkları için de yönetmene de teşekkür ederim. Etmek isterdim. Çok beğendim.
İğrenç bir film izlemeye gerek yokkk
SONU BÖYLE BİTMEMELİYDİ